Kör , sağır ya da topal ya da hasta ... Her ne ise adı işte eksikliğinin , bazı insanları görürüz yollarda sokaklarda . Bazen farkında bile olmaz geçeriz yanlarından . Bir tek kelime etmesin , bir an önce yanlarından uzaklaşalım diye işte . Çoğunu da zaten '' dileniyor işte , acaba gerçekten mi ? '' diye umursamayız . Bazıları mırıl mırıl bir şeyler söyler derdini anlatan , bazılarının da önünde asılı bir yazı vardır . Sonuçta istediği önüne atılacak bir kaç lira işte . Ya gerçekse , ya biz geçip gidiyorsak ? Tabii , insanları bu aldırmazlığa iten şehir efsaneleri de var , neymiş efendim , onlar bizden zenginmiş , bizi enayi yerine koyuyormuş . Geçende okuduğum bir yazı , dikkatimi çekti bu konuya ;
Olay İngiltere ' de geçiyor . Güzel , güneşli bir bahar günü , köprü üzerinde bir adam dilencilik yapıyor . Dizlerinin üzerindeki tabelada da büyük harflerle DOĞUŞTAN KÖR yazıyor . Köprüden geçen bir çok insan bu acıklı manzarayı görmesine rağmen dilenciye
para vermeden köprüden geçip giderken bir reklamcı durumu görüyor . Dilencinin dizleri üzerindeki DOĞUŞTAN KÖR yazılı tabelayı eline alıyor ,
arkasını çevirip bir şeyler yazdıktan sonra tekrar dilencinin dizelerine
bırakıyor .
Ve ne olduysa o yazıdan sonra oluyor işte .
Köprüden geçen ve tabeladaki yeni yazıyı okuyan herkes dilencinin önündeki
şapkaya para atmaya başlıyor ...
Reklamcının yazdığı o tek cümle dilencinin şapkasının para ile dolup
taşmasını sağlıyor . Ne mi yazmış reklamcı tabelaya:
"GÜZEL BİR BAHAR GÜNÜ, AMA BEN BAHARI GÖREMİYORUM..."
Sen şehir efsanelerinden misin seninsevgin :))) vay vay vay
YanıtlaSilTırtılım seni son yazım da (http://kelebekgunlugum.blogspot.com/2012/03/kitap-okumak.html) sobeledim bilgin olsun:)
YanıtlaSilSobelendiğimi biliyor ama kimin yaptığını bilmiyordum :))) Hain planlarım var bilesin
YanıtlaSil