24 Eylül 2013 Salı

Son Bakış

Adetim böyle benim. Giderken son bir bakarım.
Baktım şöyle bir. Yanıma alsam mı şunları da diye içimden geçirdim.
Ne lazım olacak ki, kalsınlar dedim sonra.
Kendime baktım tam çıkarken . Üstüme başıma baktım, elimle saçlarımı düzelttim, düzgündüm, sanki biraz da üzgün.
Sonbahar ya ondan olsa gerek, içimde de garip bir hüzün. Erken mi acaba diye saatime baktım, hayır değil, hatta tam zamanı. Çıkmam gerek.
Bu acele, bu zamansız, bu pürtelaş çıkışlarımda hep elim ayağıma dolanır. Sanki bir şeyleri unutmuşum gibi bir garip his var içimde. Aman alma, alma ne yapacaksın ki boş ver, boşu yine sen dolduracaksın, dedi içim..
Yine de bir son bakış attım. Arkana bakma dedi, içimden bir ses, oraya gitmiyorsun...
TırTıl

3 yorum:

  1. Gitmek gerektiği zaman gidebilmek, herkesin harcı değil... Zordur. Ne saatler geldi geçti... Gidilemedi ! Ayaklarına beton dökülmüş gibi, olduğun yere çivilenmiş gibi... Gidememek mi daha acı, gitmek mi ? Gitmeden bilemezsin... Gidebilenlere imreniyorum ( :

    YanıtlaSil
  2. Ben giderim Ares. Ama şöyle giderim. Anlatamayacağım galiba:)
    Ya da şöyle diyeyim, ben kala kala da gidebiliyorum, gide gide de kalabiliyorum.
    Deneme sakın, en zoru bu:)
    Sevgiler yazılarımın sıkı takipçisi...

    YanıtlaSil
  3. O dediğini ben de yapabiliyorum ( : Her gidiş yada her kalış göründüğü gibi değil zaten... Benim anlatmak istediğim ise gerçekten gemileri yakarak yapılabilen gidişler !

    Sevgiler... saygılar... ( :

    YanıtlaSil