Böyle büyümemeli çocuklar, böyle devleşmemeli... Çocuklar kendiliğinden büyümeli, anne koynunda, baba kucağında...
12 Mart 2014 Çarşamba
BÜYÜyemeyen ÇOCUKLARA...
Böyle büyümemeli çocuklar, böyle devleşmemeli... Çocuklar kendiliğinden büyümeli, anne koynunda, baba kucağında...
7 Mart 2014 Cuma
Bir Merhaba Öncesi
Ne kadar çabaladığımı tahmin bile
edemezsiniz, nasıl mücadele ettiğimi, kimlere dirsek atıp hangilerine çelme
taktığımı...
Beni başlarda kabul etmeyen daracık bir kabın içindeyim, kabin mi
demeliydim bilmiyorum, henüz o kadar geniş bir dağarcığa sahip değilim... O da
olacak...
Bugüne kadar nasıl da yolundaydı her şey.
Karanlıktı gerçi. Hiç bir şey görememek bir yana, olanın bitenin farkında olup,
bir şey yapamamak da cabasıydı. Yine de memnundum hayatımdan. Oysa buna hayat
demiyorlar henüz. Hayat kapısında beklemek, üstelik de nelerin beni beklediğini
hiç ama hiç bilememek...
Düne kadar, kendimi öyle ya da böyle
kabul ettirmiştim huzur kundağıma. Eyy kundak, neyi yanlış yaptım da itiyorsun
beni dışarıya, görmez misin soğuk bir zemheri ayazı dışarısı, hiç mi insafın
yok senin!
Sular çağladı önce, tutunamadım bir yere,
ellerimi kapadım yüzüme. Heyhat, suya karıştı kan, göz gözü görmüyor...
Gidiyorum... Gidiyorum.... Çığlığıma sevinenlerin dünyası bu! Sevinmeli miyim?
Gözlerim kamaşıyor ışıktan, uyumak
istiyorum yeniden, her yerim ağrıyor. Bir ses, bir çift göz, bir yumuşak el...
- Merhaba, nihayet geldin...
- Sen de kimsin?
- Ben annen, bak baban da burada.
- Memn...
‘’Acele etme memnun olmakta. Ne
göreceğini bilmiyorsun. Çok sınavdan geçeceksin…’’ dedi bir ses…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)